Suriyeli arkeolog taşları sanata dönüştürüyor
Şehmus EDİS – Herkes Duysun / MARDİN (İGFA) –Suriye’deki iç savaş nedeniyle 12 yıl önce memleketinden ayrılarak Türkiye’ye gelen ünlü arkeolog Sabah Kasım Garguli, şimdi tarihi Mardin İnekler Çarşısı’nda bulunan küçük sanat atölyesinde taşları işleyerek sanat eserine dönüştürüyor.
Kendisi de bir savaş mağduru olan Garguri, İsrail’in Filistinlilere yönelik vahşi saldırılarını şiddetle kınıyor. İsrail zulmüne karşı Gazze halkına destek olmak için Arapça şiirler de yazan Garguri, tüm dünya ülkelerine savaşı durdurma çağrısında bulunuyor.
“SAVAŞTAN KAÇTIM, MARDİN’DE SANATIMLA YAŞAMIYORUM”
Aslen Mardinli olduğunu belirten 67 yaşındaki Arkeolog-Yazar Sabah Kasım Garguli, Suriye’deki iç savaş nedeniyle 12 yıl önce eşi ve kızıyla birlikte Mardin’e geldiğini söyledi.
30 yıl boyunca Suriye’de arkeolog olarak çalıştığını belirten Garguri, “Suriye’de dünyaca ünlü profesörlerle birçok kazıya katıldım. Suriye’deki iç savaş nedeniyle Mardin’e gelmek zorunda kaldım. 3 ay boyunca hamal olarak çalıştım. Daha sonra bu atölyeyi kendime açtım. Burada taştan sanat eserleri yapmaya başladım. Mezopotamya kültürünü, Sümerleri, Asurluları ve Keldani kültürünü temsil eden heykeller yapıyorum. Arkeolog, yazar ve şair… Her türlü el sanatını icra etme yeteneğim var. Arkeoloji kariyerim boyunca 18 kitap yazdım. Mezopotamya ve Mardin ile ilgili kitaplar yazdım. Makalelerimin bulunduğu bir kitabım, bir şiir divanım ve tercümelerim var. Bu sanatı yapmayı seviyorum. Mağazamda yaptığım çalışmaları ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerine ücretsiz olarak veriyorum. Mardin’de panorama standı açmak istiyorum ama bana yardımcı olacak kimse yok. Bunların yanı sıra antika koleksiyonum da var. “Belirli dönemlerde kullanılan temel ihtiyaçlar olan çatal, kaşık, tabak, bardak ve bozuk paralar da koleksiyonumun ortasında yer alıyor” dedi.
SURİYE’YE 3 BİN ESAS BIRAKTI
30 yıldır Suriye’nin farklı şehirlerinde Avrupalı arkeologlarla birlikte kazılara katıldığını kaydeden Garguli, “Savaş nedeniyle 3 bin sanat eserini Suriye’de bırakmak zorunda kaldım. Eserlerimi Türkiye’ye getirmek için çok uğraştım ama yardım edecek kimse olmadığından çalışmalarımdan vazgeçmek zorunda kaldım. “Suriye’deki savaşta hayatını kaybeden binlerce insanın yanı sıra İslam’ın ve Osmanlı medeniyetinin izleri de birer birer yok ediliyor.” sözlerini kullandı.
Kendisi de savaştan sağ kurtulan arkeolog Garguri şunları söyledi: “Filistin’de şu anda İsrail zulmü var.” Orada çocuklar, kadınlar, masum insanlar ölüyor. Tıpkı Suriye’de ölen masum insanlar gibi. Yüreğim yanıyor. Hiçbir şey yapamadığım için Filistinli kardeşlerime destek olmak için şiir yazdım. Bir savaş mağduru olarak onların acısını yüreğimde hissediyorum.” dedi.
Emek verdiği sanatı kaybetmekten korktuğunu vurgulayan Garguli, “Bazen üzülüyorum. Çünkü emek verdiğim sanatı kaybetmekten korkuyorum. 10 yıldır Mardin’de çalışıyorum, satıyorum Geçimimi sağlamak için yaptığım heykeller. Bazen misafirler ve turistler geliyor, çalışmalarıma ilgi duymaları beni çok sevindiriyor. Şu ana kadar hiç kimse heykel sanatına destek vermedi. Kimse ‘Size bir okul açalım, öğrenci yetiştirelim’ demedi. Heykel sanatının ölmesinden korkuyorum. Bana 10-20 öğrenci verilseydi, bir yılda 10 yetenekli öğrenci yetiştirseydim bu sanat devam ederdi” dedi.